Ankara Valiliği adına İl Sağlık Müdürlüğü imzasıyla özel hastanelerden; “sağlık personelinin çalışma izin belgesi düzenlenmediği, çalışma izinleri olmadığı halde özel hastanelerde çalıştıkları yönünde şikayetler geldiği; hastanede çalışan personelin kimlik tespitinin yapılabilmesi için hastane güvenlik kamera kayıtlarının en az 1 ay süreyle muhafaza edilmesi” istenmiştir.
İl Sağlık Müdürlüğü’nün özel hastanelerdeki çalışanların saptanmasına yönelik olarak kamera kayıtlarını isteyerek bir denetleme yapma yetkisi bulunmamaktadır.
Kişilerin görüntülerinin kaydedilmesi ve bunun kullanılması devlet güvenliğinin korunması ya da kamu güvenliğinin sağlanması gibi zorunlu durumlarda mümkün olmakla birlikte sadece çalışma izin belgesinin olup olmadığının denetlenmesiyle ilgili olarak bunların kullanılması mümkün değildir. Zira söz konusu veriler ‘kişisel veri’ niteliğindedir. Bu alan, ulusal ve uluslararası düzenlemelerle sıkı biçimde korunmaktadır. Nitekim 30 Ocak 2010 tarih 27478 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Başbakanlık Genelgesi’nde de zorunlu güvenlik ihtiyacı ve kamu yararını gerçekleştirme amacı dışında insan onuru ve temel kişilik haklarına aykırı şekilde kamu görevlilerinin izlenmesine imkan veren uygulamaların önüne geçilmesi hususunda gerekli tedbirlerin alınacağı belirtilmiştir.
Sağlık Bakanlığı Hukuk Müşavirliği’nin 17.7.2008 gün ve 13769 sayılı yazısında da, kişisel veriler kapsamında olduğu açık olan ve şahsa mahsus özellikleri yansıtan göz retinası, ses, yüz şekli vb. bilgilerin kaydedilmesi suretiyle mesai denetiminin yapılmasının ancak uygulamaya maruz kalacak kişilerin açıkça rızalarının alınması ile mümkün olduğu ifade edilmiştir.
Kişisel verilerin hukuksal bir zorunluluk yokken paylaşılması, Türk Ceza Kanunu’nun 135. maddesinde tanımlanan suçu oluşturur. Özel hastanelerden hizmet alanlar, bunların yakınları ve hizmet sunan kişilerin kişilik haklarına saygı gösterilmesi ve kişisel verilerinin korunması için Cumhuriyet Savcılığı veya mahkeme dışındaki bütün makamlardan kamera kayıtlarının incelenmesine yönelik olarak gelen taleplerin reddedilmesi zorunludur.
Özel hastanelerin, yasal koruma altındaki kişisel verileri saklamakla kendilerini denetleyen makamın talebi arasında seçim yapmaya zorlanması doğru değildir. Demokratikleşme konusunda iddiaları olan bir hükümetin hekimleri polisiye önlemlerle takibe alması utanç vericidir. Bu nedenle Ankara Valiliği ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’nce, hastanelerdeki kamera kayıtlarının çalışanların idari denetimi için kullanılması isteğinden derhal vazgeçilmelidir.
TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ
MERKEZ KONSEYİ