Hekimlerimizin yoğun katılım gösterdiği ‘İçimizden Biri’ etkinliğinin açılış konuşması Adana Tabip Odası Başkanımız Doç. Dr. Ali İhsan Ökten yaptı.
Son yıllarda hekimlik değerleri ve mesleğin zorluklarına değinen Başkanımız Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, yaptığı konuşmada “Böyle zorlu bir ortamda Adana Tabip Odası olarak tüm hekimlerimize, hekimlik etik değerlerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bu süre içierisinde birbirimize gerçekten çok ihtiyacımız var. Bu ortama katkı sağlamak için geçtiğimiz yıldan beri ‘içimizden Biri’ etkinliğini sürdürüyoruz. Burada amacımız hekimlik mesleği haricinde kendini sanat, kültür olayları, felseve gibi farklı alanlarda ifade eden hekim arkadaşlarımızı buraya davet ediyoruz. Hem hekimlik yaşamından hem de uğraştıkları alanlarla ilgili söyleşiler, sunumlar yapıyoruz.” Dedi.
“TAMAMLAYAMADIKLARIM”
Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Uzm. Dr. Selahattin Menteş’in özgeçmişi hakkında bilgi vermesinin ardından bir zamanlar doktorların Allah’la kul arasında bir yeri olduğunu ve bu nedenle doktor olmayı istediğini söyleyerek söze başlayan Prof. Dr. Aytekin Altıntaş, zaman içerisinde sağlıkta dönüşüm adı verilen ama aslında sağlıkta yıkıma neden olan program nedeniyle doktorların toplum içinde değersizleştirmeye çalışıldığını ve bunun kısmen başarıldığını, bu değişimi zamanında görmelerine rağmen önleyemediklerini anlattı.
Prof. Dr. Aytekin Altıntaş, Sağlıkta dönüşüm programının aslında sağlık sisteminden rant elde etmek isteyen kapitalizmin bir dayatması olduğunu, bu dönüşümün başarıya ulaşabilmesi için doktorların değersizleştirilmesi ve örgütlü mücadelelerinin önlenmesi için bölünmelerini sağlamaları gerektiğini ve bunuda başardıklarını söyledi.
Prof. Dr. Aytekin Altıntaş, 1990’lı yıllarda toplumda yaygınlaşmaya başlayan sezaryenin tehlikesini farkettiğini , normal doğumun desteklenmesi için bilimsel alanda ve sağlık bakanlığı nezdinde çalışmalar yaptığını destek bulamadığını ve bu çalışmasınıda tamamlayamadığı için üzgün olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Aytekin Altıntaş, 1991 yılında dünyada ilk defa bir sinema filminin tıp eğitiminde etkili bir şekilde kullanılabileceğini düşünerek uygulamaya soktuğunu, ancak bu yöntemi kendisinin geliştirip yaygınlaştıramadığını, 2000 li yıllardan sonra sinema filmlerinin eğitimde etkili bir şekilde kullanılmaya başladığını, Çukurova Tıp Fakültesinin öncü olma fırsatını kaçırdığını belirtti.
Ayrıca akademik yükseltme kritrlerinin standartizasyonu ve sınav yöntemlerinin objektifliği konusunda yaptığı ancak etkisiz kalan çalışmalarından bahsederek yetersiz krtitelerle akademik ünvan ve kadro alan kişilerin sağlıkta dönüşüm programına karşı çıkacak nitelikte olmadıklarından sağlık ve tıp fakültelerindeki eğitim sisteminin çökmek üzere olduğunu konusunda saptamalar yaptı.
Doktor olmanın kendisinin bir amaç olması gerektiğini ve bu amacın başka birşey için araç haline getirilmesinin değer kaybına neden olacğının anlatan Dr. Altıntaş, sözlerine söyle devam etti. Yeni yetişen doktorların doktorluğu para kazanmak için bir araç, kapitalist sistemin doktorları bir MR cihazıyla aynı kefeye koyarak kar etmek için araç olarak kabul etmelerinden daha kötü bir ahlaksızlık var ülkemizde. Doktorları siyasi rant için, oy toplamak için araç olarak kullanmak. Ne yazık ki Türkiye de bu araçsallaştırma işlemi çok kaba bir şekilde gerçekleştirildi.
Daha sonya tamamlayamadığı öykü ve şiir kitabından bahsederek ve şiirlerinden örnekler vererek konuşmasını bitirdi.
Bir “insan” gördüm bu sabah
Soğuk bir ameliyathane koridorunda.
Duvarlar buz tutmuştu sanki
Ağlıyordu.
Kimse görmüyordu göz yaşlarını
Yüreğine akıyordu.
Parçalanmış, çökmüş…
Ölüme yenik,
Ölümün karşısında çaresiz
Ağlıyordu karnında çocuğu ile ölen
Hiç tanımadığı bir insana..
Ve ben
Biraz önce, yandaki odada
Yeni doğmuş bebeğe şiirler söyleyen
Doğanın mucizesine diller döken
Ve gülümseyen…
Ve bir kere daha çaresizliğini gören
Yaşamın kaçınılmaz diyalektiği karşısında
Yaşam ve ölüm,
Acı ve sevinç yanyana
Bir “İNSAN” gördüm ben bugün
Ağlıyordu,
Daha önce hiç görmediği bir insanın kaybına….
Konuşmanın ardından Başkanımız Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, Altıntaş’a teşekkür ederek ‘Çukurova’da Tıp Tarihi ve ‘Bir Cerrahın Kaleminden’ başlıklı kitapları hediye etti.